Tarih | Konular | Kitaplar

I. Dünya Savaşı’nda İngiltere’nin Ortadoğu Siyaseti

İngilizler, Irak, Suriye ve Arap Yarımadasında, ekonomik alandaki çalışmaların yanında Araplarla ilgili sosyolojik ve kültürel alanlarda da ilmi araştırmalar yaparak Arap ulusunu çok daha yakından tanır. Bu bilgileri değerlendirerek önce Arap toplumunun siyasi ve dini önderlerini maddiyatla elde eder. Onlarla kurdukları maddi ilişkiler sonucunda emperyalist amaçlarını uygulamaya başlayarak ekonomik yatırımlarını yapmaya başlar.


Osmanlı Hükümeti de bu İngiliz işletmelerinden aldığı vergilerden dolayı memnundur. II. Abdülhamit dönemindeki Osmanlı–Alman yakınlığı sonucunda doğan kültürel, ekonomik, siyasi ve askeri Rekabet sonucundaki gelişmeler Osmanlı devletini siyasi bunalıma sokar. Ülkesi üzerinde bu rekabet nedeni ile oynanan siyasi oyunlara askeri yönden dur demek istese bunu yapmaya gücü yetmeyecekti. Çünkü silahını da cephanesini de dışardan satın alıyordu. Bu durum neticesinde Osmanlı Padişahı ve hükümetleri ülkesi üzerinde oynanan oyunları siyasi manevralarla önlemeye çalışır. Bunun sonucunda da her iki tarafa da siyasi tavizler vererek ayakta durmaya çalışır. Ülkesi üzerinde oynanan emperyalist amaçlara dayanan siyasi oyunlara karşı, kendisini yetiştirmiş Türk aydınları hem Emperyalistler, hem de II. Abdülhamit dönemi Yönetimine karşı ulusal bir tavır koymaya başlar. Osmanlı Ülkesinde başlayan bu siyasi ve kültürel rekabet sonucunda ilk defa demokratik yönetime geçilerek seçim yapılır. Kurulan İttihat Terakki hükümeti de Ülkesi üzerinde oynan siyasi ve ekonomik oyunlara dur diyemez. Çünkü askeri gücü yetersizdir. Çok milliyetçi subaylar yetiştirmiştir ama silah üretecek, Osmanlı ekonomisinin çarkını döndürecek mühendis ve elamanları yetiştirememiştir. Bu imkânsızlıklar karşısında ne yapacağını bilememenin huzursuzluğu içerisindedirler. 28 Haziran 1914 Bosna Hersek olayı ile Birinci Genel savaş başlayınca Anlaşma Gurubu devletleri yanında savaşa girerek ülkesini kurtarmayı düşünen yönetim Talat Paşayı Fransa’ya gönderir. Fakat görüşecek yetkili siyasi kişilerden randevu dahi alamaz. Yalnız Almanya, Rusya’nın, silah ve cephane bakımından, Boğazlar yolu ile beslenmesini önlemek için, Almanya, Türk yöneticilerine sıcak bakar. Ama aklı başında olan aydınlar bu olaya da sıcak bakmazlar.


Fakat Harbiye nazırı Enver Paşanın askeri ve siyasi entrikaları sonucunda Osmanlı devleti savaşmak zorunda kalır. Savaş boyunca da her iki yan Osmanlı ülkesindeki emperyalist amaçların gerçekleştirmek için savaşır Ve bu savaşta da en çok eğitimsizlikten dolayı çok fakir düşmüş olan Anadolu Türkü cephelerde savaştırılarak tüketilmiştir. Hepside vatanı ve evde bıraktıkları namusları için vuruşarak şahadete doğru gitmişlerdir. İngiltere savaş başlayınca emperyalist amaçlarını korumak için ilk iş SÜVEYŞ KANALINI askerle besleyerek kontrol altına alır. Osmanlı egemenliğindeki Sina yarımadasına asker çıkararak işgal eder. Böylece Sina cephesi kurulmuş olur. Bunun yanında Irak Topraklarındaki petrol tesislerini ve yataklarını korumak amacı ile Basra’yı işgal ederek Irak cephesinin kurulmasını sağlar. Arap yarımadasında da Hicaz isyanını başlatarak Araplar üzerindeki emperyalist amaçlarını gerçekleştirmeye başlar. Böylece emperyalist amaçlar uğruna başlamış olan İngiliz– Osmanlı dostluğu 1914– 1915–1916 ve 1917 yıllarında birbirlerini yok edecek bir savaşa dönüşür. İngiltere Osmanlı üzerindeki Emperyalist amaçlarını yukarıda belirttiğim gibi Irak– Hicaz ve Filistin cephelerinde yaptığı vuruşmaların sonundaki siyasa ile elde etmeye çalışır.

Almanya ise savaş döneminde, savaşın başında olduğu gibi yapmış olduğu askeri ve siyasi anlaşmalarla elde etmeye çalışır. Verdün vuruşmaları ile batı cephesinde ki askeri amaçlarını gerçekleştiremeyen Almanya Başkomutan Falkenhayn’ı göevinden alır. 29 Ağustos 1917. Yerine yeni bir askeri sistem kurar Alman Orduları Fiili Başkomutanlığına Mareşal HİNDENBURG’U, Alman orduları Kurmay Başkanlığına da General LÜDENDORF’U getirir.

Konular